Türkiye’nin Darüsselam Büyükelçisi Mehmet Güllüoğlu, “Türkiye, ortak bedeller noktasında (Afrika) kıtada faaliyet gösteren ABD, Çin, Rusya ve Batılı ülkelerden daha avantajlı pozisyonda.” dedi.
Türkiye’nin Darüsselam Büyükelçisi Mehmet Güllüoğlu, Türkiye’nin hem Birleşmiş Milletler (BM) hem de memleketler arası alakalarda yükselen sesiyle son 20 yılda çok önemli aralık katettiğini söyledi.
Türkiye’nin Afrika kıtası dahil dünyanın birçok bölgesinde Türk İşbirliği ve Uyum Ajansı Başkanlığı (TİKA) ve sivil toplum kuruluşlarıyla varlık göstermeye başladığını vurgulayan Güllüoğlu, eskiye göre dünyada kendisine çok daha büyük bir alan açtığına dikkati çekti.
Güllüoğlu, Türkiye’nin memleketler arası arenada açtığı alanlarla yetinmemesi gerektiğinin altını çizerek ferdi uğraşlar, kamu kuruluşları ve sivil toplum kuruluşlarının bu alanı çok daha fazla genişletmesi gerektiğini söyledi.
“Türkiye, Afrika kıtasına öncelik vermeli”
Türkiye’nin Afrika kıtasına öncelik vermesi gerektiğine işaret eden Güllüoğlu, “Her vakit söylüyoruz, tekrar tekrarlamakta yarar var: Afrika, bir milyar nüfusuyla geleceğin kıtası. Nüfus artarak devam ediyor. Hasebiyle bölge, dünyanın en kalabalık kıtası olacak” sözlerini kullandı.
Güllüoğlu, yoksul Afrika algısının kırılması gerektiğini belirterek bölgenin dünyanın en güçlü kıtası olduğunu lisana getirdi.
Türkiye’nin kıta genelinde 44 büyükelçiliğinin bulunduğunu anlatan Güllüoğlu, devlet kuruluşları ve sivil toplum kuruluşlarının çabucak hemen her alandaki faaliyetlerinin ehemmiyetini vurguladı.
Güllüoğlu, Türkiye ile Afrika bağlarının uzun bir tarihi geçmişinin olduğunu, kıtayla alakaların çağdaş periyotta yine şekillendiğini belirterek şöyle devam etti:
2010’larda başlayan Afrika açılımı ile devlet ve sivil toplum kuruluşlarımız, kıtada çabucak hemen her alanda faaliyetlerini artırmaya başladı. Başta TİKA, sivil toplum kuruluşlarımız ve şirketlerimiz Afrika’ya daha fazla ilgi göstermeye başladı. Yeniden de bölgede aslında yapacağımız çok daha fazla iş var. Aslında yolun çok başındayız. Afrika’nın her bölgesini daha yakından tanımak zorundayız. Hasebiyle akademik çalışmaların yanı sıra sivil toplum kuruluşlarının ağır faaliyetlerine de muhtaçlık var.
“Türk şirketleri Afrika’nın birçok yerinde çok önemli muvaffakiyetler elde ediyor”
“Afrika’nın bize, bizim de Afrika’ya muhtaçlığımız var” diyen Güllüoğlu, Türkiye ile Tanzanya ortasındaki ilgileri geliştirecek çok sayıda başlık olduğunu söyledi.
Güllüoğlu, kültür ve turizm konusundaki işbirliğinin ehemmiyetine işaret ederek iki ülke ortasındaki bağlantıları geliştirmek için üniversitelere ve Türk şirketlerine çok iş düştüğünü, Tanzanya ile ticari ve ekonomik işbirliği düzeyinin yükseltilmesi gerektiğini vurguladı.
Türk dizilerinin Tanzanya’da çok büyük ilgi gördüğünü belirten Güllüoğlu, “Diriliş Ertuğrul başta olmak üzere birçok diziye büyük ilgi var. Bunlara yalnızca dizi deyip de geçmemek lazım. Bunların her biri, kültürel diplomasi kapsamına da giriyor” diye konuştu.
Güllüoğlu, Türkiye’nin kıtadaki kıymetine dikkati çekerek şunları lisana getirdi:
Türkiye, ortak bedeller noktasında kıtada faaliyet gösteren ABD, Çin, Rusya ve Batılı ülkelerden daha avantajlı pozisyonda. Çin, ABD ve Batı ile kıyaslandığında biz Afrika ile daha orta noktada duruyoruz. Bu bizim için çok büyük bir avantaj lakin kültürel, ekonomik ve finansal rekabet var bu ülkelerle ortamızda. Bu yarışta da bizim bir adım öne çıkmamız gerekiyor. Bizim sömürgeci geçmişimizin olmaması, Afrika halkı için çok değerli ancak bu tek başına yetmiyor. Başta eğitim diplomasisi olmak üzere her taraftan bağlantıları derinleştirmemiz lazım.
Türk şirketlerinin kıtanın birçok ülkesinde önemli muvaffakiyetler elde ettiğini söyleyen Güllüoğlu, “Bizim Türk şirketleri Afrika’nın birçok yerinde çok önemli muvaffakiyetler elde ediyor ancak finansal olarak daha güçlü olmamız gerekiyor” dedi.
