AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik:
“Son günlerde birtakım siyasetçi, gazeteci ve yorumcular, Fransa’da yaşanan son hadiseler üzerinden sığınmacıların Türkiye’de de benzeri çatışmalara yol açabileceği argümanını lisana getiriyorlar. Türkiye’nin insani pahalara dayanan göç siyaseti ile Fransa’nın sömürgeci siyasetlerine ve ırkçı şiddete duyulan yansıyı mukayese etmek, şuursuz ve makûs niyetli bir yaklaşımdır.
Türkiye Cumhuriyeti’nin haysiyetli ve ahlaki temele dayanan insani yaklaşımı ile öteki ülkelerin sömürgecilik, ırkçı şiddet ve insani dramlarla dolu siyasetlerini yan yana getirmek bir provokasyondur. Bu siyasetçi, gazeteci ve yorumcuların, Türkiye Cumhuriyeti’ni sömürgeci ülkelerle yan yana getiren şuursuz yaklaşımını ve nahoş provokasyonunu şiddetle kınıyoruz.
Bunlar, bir yandan sığınmacıları amaç göstererek nefret hatası işliyor; başka yandan çatışma çığırtkanlığı yaparak ülkemizde hakim olan barış iklimine karşı dehşet ve nefret iklimi üretmeye çalışıyorlar…
Fransa, birçok ülkede sömürgeci siyasetleriyle yıkıma yol açmış bir aktördür ve sömürdüğü coğrafyanın beşerlerine kucak açan bir ülke olmamıştır. Bu siyasetçi, gazeteci ve yorumcular, Fransa’nın sömürgecilik anlayışı ve ayrımcı kamu siyasetleri ile Türkiye’nin insani ve haysiyetli göç siyaseti ortasındaki farkı kasıtlı olarak gözardı ederek milletimizi yanıltmaya çalışıyorlar. Seçim periyodunda en düzeysiz formda ortaya koyulan bu berbat provokasyonlara milletimiz gereken dersi vermiştir.
Sömürgeci ülkeler ayrımcı siyasetlerinin sonuçlarıyla ve kentlerindeki ırkçı şiddete duyulan toplumsal reaksiyonla yüzleşmektedir. Türkiye ise insani bedellere dayalı siyaseti gereği mevtten kaçan sığınmacılara sahip çıkmıştır. Türkiye bu çatışma bölgelerinde barışın yine tesis edilebilmesi ve bu insanların ülkelerine dönebilmesi için sorumluluk alan bir ülkedir.
Türkiye Cumhuriyeti, hiç kimsenin meskenini yurdunu terk etmeyeceği barış ikliminin bölgemizde ve uzak coğrafyalarda tesis edilmesi, mevtten kaçan insanların yurtlarına sağ ve salim dönebilmesi için güçlü bir siyaset takip etmektedir.
Cumhurbaşkanımızın söz ettiği üzere, “Sadece mazlumların canlarını ve onurlarını kurtarmak için kapılarımızı açmakla kalmadık, onların yine konutlarına dönüşü için de her türlü çabası gösterdik, gösteriyoruz. Türkiye’nin Suriye’de derinleşen insani trajedi karşısında hudut ötesi harekatlarını başlattığı 2016 yılından bugüne kadar oluşturduğu inançlı bölgelere yaklaşık 500 bin Suriyeli geri dönüş yapmıştır. Göçü hudut ötesinde tutmaya yönelik stratejimizi, istekli geri dönüşleri teşvik edecek projelerle destekliyoruz…”
Türkiye’yi sömürgeci ülkelerde gerçekleşen ve ırkçı şiddete dayanan esaslı sebepleri olan hadiseler üzerinden değerlendirmeye çalışanlar, Avrupa’daki faşistlerle tıpkı düzlemde durmaktadır. Türkiye itimat içinde yoluna devam ederek bu zihniyete geçit vermeyecektir.”
