Çernobil Nükleer Felaketi’nin 37. yılında İzmir’in Çernobil’i olarak bilenen alanda açıklama yapan Lider Arda, “Alanın temizlenmesi için çok gayret ettik fakat hiçbir şey yapmadılar. CHP iktidarında, bu alanı biz temizleyeceğiz” dedi.
Bundan tam 37 yıl evvel bugün Çernobil Nükleer Santrali’nde meydana gelen kaza insanlık tarihinin en büyük etraf felaketlerinden biri olarak kayıtlara geçti. Çernobil Nükleer Santrali’nin dördüncü reaktöründe yaşanan patlama sonucu etrafa, 1945’te Hiroşima’ya atılan atom bombasının 50 katı ölçüsünde radyasyon yayıldı. Kaza sonucu etrafa yayılan ve tesirleri jenerasyonlar uzunluğu devam eden radyasyondan milyonlarca insan, birçok canlı tipi ve tabiat etkilendi. Gaziemir Belediye Lideri Halil Arda, Çernobil felaketinin yıl dönümünde CHP İzmir Milletvekili Adayı Helil Kınay, belediye meclis üyeleri ve belediye lider yardımcılarıyla birlikte basın açıklaması yaptı. Yapılan açıklamada Emrez Mahallesi’ndeki “İzmir’in Çernobil”i olarak bilinen nükleer atıklara dikkat çekildi. Açıklamada eski kurşun fabrikasının 70 dönümlük toprağında gömülü olan ve yaklaşık 500 bin ton olduğu iddia edilen radyoaktif atıkların, olağan pahanın 7 bin 291 katı oranında radyasyon yaydığına ve 16 yıldır temizlenmediğine vurgu yapıldı.
“16 yıldır hiç bir şey yapmadılar”
Atıkların temizlenmesi için Duran Adam hareketi yaparak mevzuyu ülkenin gündemine taşıyan Gaziemir Belediye Lideri Halil Arda, “Bugün Çernobil’in 37’nci yıl dönümü ve bilim insanları, ortadan geçen 37 yıla karşın o bölgede tehlikenin hala devam ettiğini söylüyor. Hal böyleyken, bizim bildiğimiz kadarıyla 16 yıllık bir geçmişi olan buradaki nükleer atıklarla ilgili bugüne kadar yetkililer hiçbir şey yapmadı. Tedirginiz ve bunu başından beri söylüyoruz. Bu bölgedeki beşerler; meyyit doğumlardan sakat doğumlara, kansere kadar birçok hastalığa maruz kalıyor. Başından beri, yetkililere yönelik olumlu bir lisan kullanarak bu çabayı sürdürdük. 13 Ocak’ta yeniden buradaydık, sesimizi yükselttik, hükümete davette bulunduk; ‘Masum bir isteğimiz var; burayı temizleyin’ dedik. 13 Ocak’ta geldiğimizde burada EKOVAR isimli bir firma vardı, çok umutlanmıştık. Şu anda da bölgede o firmanın güvenlik vazifelileri var lakin iş makinelerinin burada olmadığını ve o günden bugüne hiçbir şey yapılmadığını gördük. Anlıyorum ki; bizim gazımızı almak için, verdiğimiz çabanın önünü kesmek ve bizim sesimizi kısmak için bir teşebbüs yapılmış. Artık öğreniyorum ki; yeni bir yönetmelik hazırlanıyor. Yeni yönetmelik hazırlanıyorsa bu şirket burada ne arıyor? Bu şirket burada hangi şartlarda burası verildi? Tek isteğimiz var; bizi şeffaf bir formda bilgilendirin. Gaziemir’de yaşayan vatandaşlarımızın sıhhati ve geleceği bizi ilgilendiriyor. Bugüne kadar bu atıkların nereden nasıl getirildiğinin üzerine bile gitmemiş bir iktidarla karşı karşıyayız. Ancak az bir mühlet kaldı, 14 Mayıs’ta önümüzde bir seçim var ve bu seçimde bir karar vereceğiz. Ya bu sistem bu türlü gidecek ya da değişecek. İnşallah 15 Mayıs’tan itibaren Türkiye, aydınlık bir geleceğe uyanacak ve bu alandaki nükleer atıkların temizlenmesi CHP iktidarında bizlere nasip olacak” açıklamalarında bulundu.
“Nükleer yakıtı seçim muştusu yaptılar”
Emrez mahallesindeki nükleer atıkların temizlenmesi için yıllarca çaba verdiklerinin altını çizen CHP İzmir Milletvekili Adayı Helil Kınay, “37 yıl evvel yaşanan Çernobil felaketinin yıl dönümünde en değerli vazifemiz İzmir’in Çernobil’inde olmak. Avrupa ülkelerini etkileyen Çernobil felaketinin yanında İzmir’in Çernobil’inden bahsetmesek olmazdı. Bizde 16 yıldır İzmir’in Çernobil’ini yaşıyoruz. Nereden geldiği aşikâr olmayan, kimin tarafından ve hangi yollarla getirildiği kamuoyundan saklanan nükleer atıklarla yaşadığımızı bir gazete haberiyle öğrendik. Bu haberi öğrendikten sonra 16 yıl boyunca burada tekraren açıklamalar yaptık, türel süreçler yürüttük. Yaşama, etrafa ve beşere dair tasası olan herkesle birlikte tekraren konuştuk, gündeme getirdik. Kelamlar verildi, çalışmalar yapıyoruz dendi, fakat hiçbir şey yapmadılar. Lakin bugün yalnızca etrafının bariyerlerle kapatıldığı atıklarla baş başa yaşadığımızın gerçeğiyle yüz yüzeyiz. Ülkemiz buradaki nükleer atıkları çözememişken nükleer santral inşaatlarıyla koyu bir karanlığa gerçek ilerletiliyor. Akkuyu’da yapılan santrale yarın nükleer yakıt getirileceği müjde olarak verildi. Bir seçim yatırımı olarak karşımıza sunulan bu nükleer yakıtın getirilmesi neyin muştusu olduğunu soruyoruz. Bu santralde yaşanacak nükleer sızıntıyı nasıl çözeceklerini bilmiyoruz. Seçim muştularıyla hayatımıza getirilen her gerçek hayatımızdan, umudumuzdan çok fazlasına mal oldu. Gaziemir’deki nükleer atıkların bir an evvel temizlenmesini ve sorumlularının kamuoyuyla paylaşılmasını istiyoruz” diye konuştu.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
