ABD Havacılık ve Uzay Ajansı’nın (NASA) Avrupa Uzay Ajansı (ESA) ve Kanada Uzay Ajansı (CSA) ile ortaklaşa geliştirdiği James Webb teleskobu (JWST), 25 Aralık 2021 tarihinde muvaffakiyetle fırlatılmış ve yörüngesine yerleşerek çalışmalara başlamıştı.
Eskiyen Hubble Uzay Teleskobu’nun yerine geçecek James Webb Uzay Teleskobu, Güneş sisteminin ötesinde keşfedilen yeni gezegenlerde hayat olup olmadığını araştırıyor.
James Webb teleskobunun birinci tam renkli fotoğraflarının yayımlanmasının üzerinden bir yıl geçti.
Tam renkli fotoğraflar ortasında “NGC 3132” kodlu Güney Halka Bulutsusu, Pegasus takımyıldızında yer alan kompakt gök ada kümesi Stephan’ın Beşlisi, 7 bin 600 ışık yılı ötedeki devasa gaz bulutu Karina Bulutsusundaki “NGC 3324” isimli bölge, yaklaşık 5 milyar ışık yılı uzaklıktaki kozmik obje “SMACS 0723” ve Jüpiter’in yarı kütlesindeki “WASP-96b” isimli dev gaz “öte gezegeni” bulunuyor.
12 Temmuz 2022’de yayınlanan fotoğraf ve spektroskopik bilgilerin paylaşımı, James Webb’in genel bilim operasyonlarının başlangıcı olarak kabul ediliyor.
Dünya dışı hayatı arıyor
NASA Lideri Bill Nelson, fotoğrafların paylaşılmasının akabinde yaptığı açıklamada, “Biliyorsunuz bundan 100 yıl evvel tek bir galaksi olduğuna inanıyorduk, artık sayısız milyarlarca galaksi ve güneş olduğunu biliyoruz.” tabirini kullanmıştı.
James Webb’in, Büyük Patlama hipotezine ışık tutmasının yanı sıra Güneş sisteminin dışında yahut diğer bir yıldızın yörüngesinde bulunan “öte gezegenler” kategorisine giren “WASP-96b” gaz devinin fotoğrafı, farklı gezegenlerde hayat arayışı için ehemmiyet arz ediyor.
Uzay bilimciler, gezegenlerde ömür olup olmadığını saptayabilmek için “spektroskopi” prosedürüyle ışığın salım ve emilme ölçülerinin ölçülerek kelam konusu gezegenlerin kütlesini, öz kütlesini ve atmosfer kompozisyonunu belirleyebiliyor.
Öte gezegenlerin, atmosfer ölçüm sonuçlarının Dünya’daki sonuçlarla eşleşmesinin, Dünya dışında da yaşama işaret edebileceği düşünülüyor.
“WASP-96b” isimli, kütlesi Jüpiter’in yarısı kadar olan gaz devinin atmosfer spektrumu hakkında ayrıntılı bilgi sunabilen teleskobun, öteki gezegenlerde ömrü test etmek için geliştirilebileceği öngörülüyor.
