İsveç’te şubat ayında Irak asıllı Salwan Momika, Irak’ın Stockholm Büyükelçiliği’nin önünde ve Afrika kökenli Chris Makoundout, Türkiye’nin Stockholm Büyükelçiliği’nin önünde Kur’an-ı Kerim yakmak istemiş; polis güvenlik gerekçesiyle bu provokasyonlara müsaade vermemişti.
Momika ve Makoundout, polisin kararını mahkemeye taşımıştı.
İsveç Yönetim Mahkemesi ise “güvenlik riski endişelerinin” şov yapma hakkını sınırlamak için kâfi olmadığını savunarak, polisin kararını 4 Nisan’da iptal etmişti.
Bunun üzerine Stockholm polisi kararı Yüksek Mahkemeye taşımıştı.
Yüksek yargı, polisin Kur’an-ı Kerim yakma yasağını kaldırdı
Yüksek Mahkeme, Yönetim Mahkemesinin bu kararını onaylayarak polisin “Kur’an-ı Kerim yakma yasağını” 12 Haziran’da kaldırmıştı.
Bu skandal kararın akabinde bayram gününde İsveç’te hadsiz bir hareket gerçekleştirildi.
Kuran-ı Kerim’i yaktı
İsveç’in başşehri Stockholm’de bulunan Medbargareplatsen’de bulunan Stockholm Mescidi önüne geniş polis muhafazası altında gelen Momika, etraftakilerin reaksiyonuna karşın Kur’an-ı Kerim’i yere atıp üzerine basarak İslam’a hakaret içeren kelamlar sarf etti ve ateşe verdi.
Emniyet, Kurban Bayramı’nın birinci gününde gerçekleşen provokasyon karşısında olay çıkmaması için Stockholm’deki bütün polisleri caminin önüne çağırdı.
“Müslümanlar derinden üzüldü”
Provokasyona müsaade verilmesine reaksiyon gösteren Stockholm Mescidi Derneği Lideri Mahmut Khalfi, provokasyonun Müslümanları derinden üzdüğünü söyledi.
Khalfi, “Müslüman üyelerimiz bizi arayarak çok incindiklerini, tasa duyduklarını ve kutsal bedellerine hakaret nedeniyle kendilerini inançta hissetmediklerini söylüyor.” dedi.
İsveç Farklı Renkler (Nyans) Partisi Genel Lideri Mikail Yüksel de provokasyonu kınadı.
Yüksel, yaptığı açıklamada, “İsveç hükümeti okullarda başörtüsü yasağı üzerinde çalışırken, Kurban Bayramı’nda Kur’an-ı Kerim yakılması Müslümanları derinden yaralamıştır. İsveç’teki Müslüman toplum, Kur’an-ı Kerim yakılmasının önlenmesi ve İslamofobi ile gayrette Türkiye’den dayanak bekliyorlar.” dedi.
