Depremlerde 74 yaşındaki Ali Dolapçıoğlu’nun 63 yıldır mesleğini sürdürdüğü merkez Antakya ilçesi Ulu Cami Mahallesi’ndeki dükkanı yıkıldı, meskeni de hasar gördü.
Oğlu, gelini ve torununun yaşadığı apartman dairesi çöken ve “canlarını” başka oğluyla enkazdan kurtaran Dolapçıoğlu, daha sonra kentten ayrıldı.
Israrlar üzerine döndüğü kentinde istekli tamirata yine başladı
Elektronik konut aletleri tamirciliğinin yanı sıra ilçesinde bulunan mescitlerdeki alanıyla ilgili arızaları fiyatsız gideren, iş yerine kurduğu sistemle de ezan sesini duyuran Dolapçıoğlu, imamların ve esnaf arkadaşlarının ısrarı üzerine kente döndü.
Dolapçıoğlu, 1960’ta çırak olarak adım attığı mesleğini tarihi Uzun Çarşı’nın girişindeki öteki dükkanında sürdürüyor.
İşletmesine, 5 vakit ezan sesi yükselen ses sistemini yine kuran Dolapçıoğlu, afette hasar gören cami hoparlörlerinin tamiratına da istekli başladı.
“Allah isteği için çalışıyorum”
Dolapçıoğlu, bozulan ütü, fırın, süpürge, şofben, tost ve kahve makinesi üzere eşyaları onararak geçimini sağladığını söyledi.
Antakya’daki merkezi ezan sisteminin bakım ve denetimini de istekli yaptığını belirten Dolapçıoğlu,
Camilerin işlerinde Allah isteği için çalışıyorum, para talep etmiyorum. Bundan sonra da inşallah bu türlü devam edeceğim.
dedi.
Ali Dolapçıoğlu,
Antakya’mızda ezan okunmayınca herkes ‘Ezan neden okunmadı?’ diye beni aradı. Afetten sonra Ulu Cami’ye kurduğumuz sistem de çalışmaz oldu. Kentten ayrıldıktan sonra etraftakiler beni arayınca gönlüm razı gelmedi. Döndüm, işime devam ediyorum.
diye konuştu.
Dolapçıoğlu, çarşının etrafındaki kimi mescitlerin yıkıldığını, iş yerine kurduğu sistemle vatandaşlara ezan sesini duyurmaya çalıştığını da kaydetti.
