Seçime sayılı günler kala siyaset arenasında heyecan giderek artıyor.
Adaylar halk buluşmalarının yanı sıra toplumsal medya televizyon programlarında da sık sık demeçler veriyor.
CHP Başkanı ve Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu da büyük krizlerin akabinde adaylığını açıklamış ve çalışmalara başlamıştı.
“Atatürk Havalimanı için ABD’li şirketle görüştüm”
Bu kapsamda toplumsal medya üzerinden sık sık görüntülü paylaşımlar yapan Kılıçdaroğlu, sık sık reaksiyonların odağında oluyor.
Bu sefer ise gündeminde Atatürk Havalimanı vardı.
Paylaştığı son “Atatürk Havalimanı” başlıklı görüntüsünde, “Atatürk Havalimanı’nı havacılık ve uzay çalışmaları merkezi haline getireceğiz; kendi mekiklerimizi geliştireceğiz. Amerika’daki Sierra Nevada (SNC) şirketinin sahipleri ile görüştüm.” tabirlerini kullanan CHP Başkanı’na reaksiyonlar arka arda gelmeye başladı.
“En düzgününü Türklerin değil de ABD şirketlerinin yapabileceğini zannetmek”
Bu açıklamanın akabinde Baykar Genel Müdürü Haluk Bayraktar da sessizliğini bozarak şu tabirlerle paylaşımda bulundu:
Milyondan fazla gencin yarıştığı, dünyanın en düzgünü Ulusal Teknoloji Projelerinin sergilendiği TEKNOFEST’e mesken sahipliği yapan Atatürk Havalimanı’nı ABD’li bir şirkete verme fikri…
Halen “en iyisini” Türklerin değil de ABD şirketlerinin yapabileceğini zannetmek…
Nuri Demirağ’ın uçaklarını toprağa gömen zihniyet hiç değişmemiş.
“Bir partinin seçim propagandası olmak size yakışmaz”
Bunun üzerine Kemal Kılıçdaroğlu da şöyle karşılık verdi:
Bu kadar siyasallaşmayın Sevgili Haluk Beyefendi. Siz ailece bizim için çok kıymetlisiniz. Bir partinin seçim propagandası olmak size yakışmaz. İstikbalde başarılı bütün Türk girişimcilerimize yer var. Uzay hepinize yetecek kadar geniş.
“Milyonlarca gencimizin parlak bir geleceğe sahip olması için çaba ile meşgulüz”
Ardından Haluk Bayraktar uzun bir cevapla karşılıklı tweetleşmeye son verdi. İşte o sözler:
Kemal Beyefendi, sizin gözünüzde gerçekten bir kıymetimiz olsaydı milletvekilleriniz, belediye liderleriniz ve kimi ittifak ortaklarınız halkımıza yönelik teröre son veren yerli ve ulusal SİHA’larımızı “katil” olmakla suçladıkları vakit onlara karşı çıkar ve bu tezin hiçbir halde gerçek olmadığı yolunda tek bir kelam ederdiniz.
Ama, etmediniz!
Üstelik artık tek söz ile olsun siyasete değinmediğimiz halde ülkemiz ile gençlerimizin geleceği hakkındaki telaşlarımızı lisana getirdiğimizde “siyasallaştığımızı” sav ediyorsunuz.
Biz, milyonlarca gencimizin parlak bir geleceğe sahip olması için gayret ile meşgulüz lakin asıl siyaseti siz, bizim ve üstelik milyonlarca gencin akın ettiği #TEKNOFEST’in açılış gününde şenlik alanı üzerinden yapıyorsunuz.
“PKK’dan dayanak bildirileri değil daima tehdit iletileri aldık”
Bizim bir tek “siyasetimiz” var Kemal Beyefendi; “Milli Teknoloji Hamlesi” ile buna bağlı olarak “Tam Bağımsız Türkiye”. Bu uğraşlarımız sebebiyle şimdiye kadar teröristlerden, PKK’dan ve bu çevrelerin siyasi uzantılarından takviye iletileri değil daima tehdit bildirileri aldık ve hâlâ alıyoruz.
Türk firmalarının ve Türk gençlerinin birçok alanda artık dünyanın en güzelini yaptıklarını hatırlayın ve teknolojiyi geliştirecek firmaları çok uzaklarda aramayın Kemal Bey! Onları görebilmeniz için etrafınıza biraz yakından ve dikkatli halde bakmanız kâfidir!
Unutmayın; TEKNOFEST, bu milletin vicdanıdır.
“Vecihi Hürkuş ile Nuri Demirağ hala gönüllerde”
Hedeflerimizi şimdiye kadar hiç durmadan savunduk ve bundan bu türlü de hem savunmaya, hem de bu yolda gayrete devam edeceğiz…
Tarihimiz bu ülkenin ve halkın hem vicdanı hem de menfaati ile inatlaşmış örnekler ile dolu ve artık bu bireylerin hiçbirinin ismi hatırlanmıyor…
Ama, Vecihi Hürkuş ile Nuri Demirağ hala gönüllerde…
