İslam düşmanlığı son bulmuyor…
Yurt dışında provokatif aksiyonlar yapılmaya devam ediyor.
Danimarka’da yaşanan olayda gaye bir defa daha Kur’an-ı Kerim oldu.
İslam aykırısı ve çok milliyetçi “Danske Patrioter (Danimarkalı Vatanseverler)” isimli kümenin üyeleri, caminin karşısında cuma namazı bitiminde Kur’an-ı Kerim yaktı.
Camiden teşrik tekbirleri verildi
Öte yandan pankartlar taşıyan ve megafonla İslam’a hakaret eden küme, provokasyonu ağır polis güvenliği altında gerçekleştirdi.
Grup üyeleri, provokasyon anlarını da toplumsal medya hesaplarından canlı paylaştı.
Bu esnada mescitten dışarıya hoparlörlerle teşrik tekbirleri verildi ve Kur’an-ı Kerim okundu.
Paludan’dan arka arda eylemler
İsveç ve Danimarka’da son periyotta Kur’an-ı Kerim’e yönelik hücumlar ağırlaşırken, bu provokasyonlara müsaade verilmesi reaksiyonla karşılanıyor.
Danimarkalı çok sağcı siyasetçi ve Sıkı İstikamet Partisi başkanı Rasmus Paludan, 2022’de Paskalya tatili boyunca İsveç’in Malmö, Norköpin, Jönköping kentleri ile başşehir Stockholm’de Kur’an-ı Kerim yakma provokasyonlarını sürdürmüştü.
Paludan, 21 Ocak’ta Türkiye’nin Stockholm Büyükelçiliği ve 27 Ocak’ta Türkiye’nin Kopenhag Büyükelçiliği önünde Kur’an-ı Kerim yakmıştı.
Bayramda da maksat aldılar
Stockholm’de Irak asıllı Salwan Momika da Kurban Bayramı’nın birinci gününe denk gelen 28 Haziran’da Stockholm Mescidi önünde polis muhafazası altında Kur’an-ı Kerim yakmıştı.
Momika, 20 Temmuz’da da Irak’ın Stockholm Büyükelçiliği önünde polis muhafazası altında Kur’an-ı Kerim’i ve Irak bayrağını ayaklar altına almıştı.
Polis müdafaası eşliğinde hareket yapıldı
Danimarka’daki İslam düşmanı ve çok milliyetçi bir küme, nisan ayı prestijiyle Türkiye’nin Kopenhag Büyükelçiliği önünde Türk bayrağı ve Kur’an-ı Kerim’e yönelik taarruz düzenlemeye başlamıştı.
İslam tersi pankart açan ve İslam’a hakaret içeren sloganlar atan küme üyeleri, 21 Temmuz’da Irak’ın, 24 Temmuz’da İran ve Irak’ın, 25 Temmuz’da da Mısır ve Türkiye’nin Kopenhag büyükelçilikleri önünde Kur’an-ı Kerim yakmıştı.
Bu hareketlerin polis muhafazası eşliğinde ve yetkili makamlardan müsaade alınarak yapılmasına, Türkiye başta olmak üzere birçok ülke reaksiyon göstermişti.
Birleşmiş Milletler Güvenlik Kurulu’nda 25 Temmuz’da, kutsal kitaplara yönelik şiddeti memleketler arası hukukun ihlali olarak tanıyan ve bu çeşit hareketleri şiddetle kınayan karar tasarısı kabul edilmişti.
