Müslüman alemi için kıymetli günlerden biri olan Cuma gününde okunan Cuma müddetinin mana ve ehemmiyeti merak ediliyor. Kur’an-ı Kerim’in 62. Müddeti olan Cuma Mühleti, Allah’ın Müslümanlara için verilmiş bir davetiyesi üzeredir. Ayrıyeten Allah’ın Şanlı isimlerinden de bahseder. Pekala Cuma Müddetinin manası nedir, nasıl okunur? Hepsini sizler için derledik…
Cuma Müddeti Türkçe Meali
Medine periyodunda nâzil olmuştur. 11 âyettir. İsmini erkeklere Cuma namazını farz kılan dokuzuncu âyetten almıştır. Ebedî risaletin insanları arındırması ve Yahudiliğin ulusal din anlayışının yanlışlığı husus edilmiştir.
Rahmân ve Rahîm Allah’ın adıyla
1. Göklerde olanlar ve yerde bulunanlar(ın hepsi), eşsiz hükümran, kutsal, mutlak galip, karar ve hikmet sahibi Allah’ı tesbih (ve tenzih) eder.
2. Ümmîlere[1] içlerinden, kendilerine (Allah’ın) âyetlerini okuyan, onları (şirkten, makûs hareketlerden) temizleyen, onlara Kitab’ı ve hikmeti öğreten bir peygamber[2] gönderen O’dur. Halbuki onlar, bundan evvel de gerçekten apaçık bir sapıklık içinde idiler.
3. (Bu son peygamberi) onlardan diğerlerine (yani) şimdi kendilerine katılamamış (bütün insan)lara da (gönderen O’dur). O, güçlüdür, karar ve hikmet sahibidir.
4. Bu, Allah’ın lütfudur ki onu dilediğine verir. Allah büyük lütuf sahibidir.
5. Kendilerine Tevrat’(ın buyruklarını yerine getirme görevi) yüklenip de sonra taşımayan (onunla amel etmeyen)lerin durumu, tıpkı (bilinçsizce) ciltlerle kitap taşıyan eşeğin durumu üzeredir. Allah’ın âyetlerini yalanlayan (ve Kitab’ın buyruklarını hiçe sayan)ların durumu ne berbattır. Allah zalimler güruhunu gerçek yola (hidayete) erdirmez.
(Allah’ın kitabını (Kur’an’ı) şuurlu yani mânasını manaya, düşünme ve kararını yerine getirme tarafıyla okumayanlar da bu âyetin muhatabı durumundadır.) [krş. 5/44-45, 47]
6. De ki: “Ey yahudiler! (Bütün) beşerler ortasında, Allah’ın dostlarının yalnızca kendiniz olduğunuzu sanıyorsanız ve (bu iddianızda) hakikat iseniz, çabucak mevti temenni edin. (Ölüp Allah’ın dostlarına hazırladığı saadete bir an evvel kavuşun.)” [krş. 2/94-96]
7. Onlar kendi işledikleri (günahlar) yüzünden onu (yani ölümü) asla temenni etmezler. Allah zalimleri çok yeterli bilendir.
8. De ki: “Sizin sahiden kendisinden kaçtığınız(ı zannettiğiniz) mevt var ya! Katiyetle o, sizi gelip bulacak, sonra (hepiniz) kapalıyı de, âşikârı da bilen (Allah’)a döndürüleceksiniz. O, yapmakta olduğunuz şeyleri size verecektir.” [krş. 4/78; 33/16]
9. Ey iman edenler! Cuma günü (ezanla) namaz için çağrıldığınız vakit, derhal Allah’ın zikrine gidin. Alışverişi (işi gücü) bırakın. Şayet bilirseniz, bu sizin için daha güzeldir. (Elbette bunun aksi iyi değildir.)[3]
10. O namaz kılınınca da yeryüzüne dağılın ve Allah’ın lütfundan (nasibinizi) arayın. Allah’ı çok zikredin ki (dünya ve âhirette) umduğunuza kavuşasınız (kurtuluşa eresiniz).
11. (Böyle iken) onlar, bir ticaret veya bir cümbüş gördükleri vakit, ona (doğru) dağılıp gittiler, seni de (hutbede) ayakta bıraktılar. De ki: “Allah katında olanlar, cümbüşten de, ticaretten de iyidir. Allah, rızık verenlerin en iyisidir.”
(Şiddetli bir kıtlık sırasında Hz. Peygamber, farzdan sonra hutbede iken yiyecek yüklü bir ticaret kervanı gelmiş ve âdet mucibince def yahut davul ile karşılanmıştı ki mescidde bunu duyanlar ona gerçek akın etmiş, yalnız 12 kişi kalmıştı. İşte bu âyet bir ihtar olarak bunun üzerine nâzil olmuştur. Bundan bu türlü hutbeler farzdan evvel okunmuştur.)[4]
[1] Ümmî; okuma yazma bilmeyen demek olduğu üzere, kendilerine kitap verilmeyenler manasına da gelmektedir.[2] Hz. Muhammed (sas.), bütün cihana gönderilmiş olmakla birlikte (34/28), tabi ki kendi toplumu önceliklidir.[3] Dinin belirttiği mazeret halleri dışında Cuma namazına mani olan her türlü iş, alışveriş ve o saatteki kar yasak olduğundan derhal bırakılıp Allah’ın buyruğu yerine getirilir. Cuma namazının farziyetine kıymet vermeyen/önemsiz görenler yahut bu zihniyetinden ötürü oburlarının kılmalarını engelleyenler kâfir olmuş olurlar. (bk. İbn Mâce, III, hadis no: 1081) Özürsüz Cuma namazı kılmamak, fertleri/nesli hem münâfıklar defterine yazdırır hem de din dışı köprüsüne götürür. Müslüman jenerasyona Cuma namazını ve değerini unutturmaya çalışmak da onları dinlerinden koparmaya ve dinsizliğe yönlendirmektir. Musevilerin bir kısmının başlarına gelen musibet, onların Cumartesi ibadet günü yasağını dinlememeleri sebebiyle olmuştu (2/65; 4/47; 7/163; 16/124). Cuma namazı ve o saatte meşguliyeti bırakmak mükellef bütün mü’minlere farzdır. Lakin, Peygamberimiz (sas.), “Kadınlar, hastalar, konuklar, köleler/esirler hariçtir/muaftır.” buyurmuştur. Uygun kaideler dahilinde bayanların cuma, bayram ve cenazelerde başka namazlar üzere mahzur yoktur.[4] Beydâvî; Zebîdî, III, hadis no: 508.
Cuma Müddeti Türkçe okunuşu
1. Yusebbihu lillahi mâ fî-ssemâvâti vemâ fî-l-ardi-lmeliki-lkuddûsi-l’azîzi-lhakîm.
2. Huve-lleżî be’aśe fî-l-ummiyyîne rasûlen minhum yetlû ‘aleyhim âyâtihi ve yuzekkîhim ve yu’allimuhumu-lkitâbe velhikmete ve-in kânû min kablu lefî dalâlin mubîn.
3. Ve âḣarîne minhum lemmâ yelhakû bihim(t) ve huve-l’azîzu-lhakîm.
4. Żâlike fadlu(A)llâhi yu/tîhi men yeşâ(u)(t) va(A)llâhu żû-lfadli-l’azîm
5. Meśelu-lleżîne hummilû-ttevrâte śümme lem yahmilûhâ kemeśeli-lhimâri yahmilu esfârâ(an)(c) bi/se meśelu-lkavmi-lleżîne keżżebû bi-âyâti(A)llâh(i)(t) va(A)llâhu lâ yehdî-lkavme-zzâlimîn
6. Kul yâ eyyuhâ-lleżîne hâdû in ze’amtum ennekum evliyâu li(A)llâhi min dûni-nnâsi fetemennevû-lmevte in kuntum sâdikîn
7. Velâ yetemennevnehu ebeden bimâ kaddemet eydîhim(t) va(A)llâhu ‘alîmun bi-zzâlimîn
8. Kul inne-lmevte-lleżî tefirrûne minhu fe-innehu mulâkîkum śümme turaddûne ilâ ‘âlimi-lġaybi ve-şşehâdeti feyunebbi-ukum bimâ kuntum ta’melûn
9. Yâ eyyuhâ-lleżîne âmenû iżâ nûdiye lissalâti min yevmi-lcumu’ati fes’ev ilâ żikri(A)llâhi ve żerû-lbey’(a)(t) żâlikum ḣayrun lekum in kuntum ta’lemûn
10. Fe-iżâ kudiyeti-ssalâtu fenteşirû fî-l-ardi vebteġû min fadli(A)llâhi veżkurû(A)llâhe keśîran le’allekum tuflihûn
11. Ve-iżâ raev ticâraten konut lehven(i)nfaddû ileyhâ ve terakûke kâ-imâ(en)(t) kul mâ ‘inda(A)llâhi ḣayrun mine-llehvi ve mine-tticâra(ti)(t) va(A)llâhu ḣayru-rrâzikîn